Bülbülzade Abdullah Edip´in hayatı

Bülbülzade Abdullah Edip´in hayatı

12.02.2018 4686

 

Gaziantep veya Osmanlı dönemindeki adıyla “Ayıntap” tarihi süreç içinde çok çalkantılı dönemleri olmuş ama kültür ve medeniyet alanında önemli merkez olma özelliğini hep korumuştur. Bir şehri, şehir yapan idealleri uğruna yaşayan ve üzerinde medeniyet kuran insanlardır. Gaziantep bu anlamda geçmişte büyük âlimlerin yetiştiği müstesna şehirlerden biri olmuştur. İşte böylesi müstesna âlimlerimizden biri olan Bülbülzade Abdullah Efendi olup ( H. 1272) 1856 yılında Gaziantep’in Çukur mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babası Hacı Mustafa Efendi’den tedris ve tahsil görmüş âlim bir zat olup, annesi ise babasının Mekke’de evlendiği Âlime Hatun’dur.

     Abdullah Edip Efendi ilk tahsilini aynı zamanda bir müderris olan babasından yapmıştır. Daha sonra babası tarafından mahallelerindeki medreseye gönderilmiştir. Abdullah Edip Efendi buradan aldığı eğitimle yetinmeyerek o dönemde meşhur bir eğitim merkezi olan Maraş’taki Beyazıt medresesine geçmiş ve burada iki yıl ders okumuştur. Oradan hemen Kilis’e geçerek ünlü mantık ve felsefe hocalarından Hocazade Abdullah’tan iki yıl mantık ve felsefe dersleri almıştır. Abdullah Edip Efendi’nin öğrenim tutkusu dinmek bilmemektedir. Artık bulunduğu yerler kendisine yetmemektedir. Bunun üzerine Kayseri’ye geçmiş ve Eski Saray medresesinde Müftü Ahmet Mesut Efendi’nin derslerine 4 yıl devam etmiş ve (H.1299) 1882 yılında 27 yaşında buradan icazet almıştır.

Abdullah Edip Efendi Anadolu’dan alacağını aldıktan sonra imparatorluğun merkezi olan İstanbul’un yolunu tutmuş ve ilimle olan yolculuğuna burada devam etmiştir.

İstanbul’da Ayni Vahid ve Hafız Şakir adlarındaki zamanın büyük âlimlerinin derslerine katılmıştır. (H.1302) 1885 yılında zamanın üniversitesi olan Dar’ul Funun’a alınacak 15 öğretim üyesi için açılan sınava girmiş ve katılan 300 kişi içinde 2. olacak imtihanı kazanmıştır. Bu başarısından dolayı İstanbul Fatih Medresesi’nde (Molla Camii) ders vermek üzere müderris olarak atanmıştır.

Abdullah Edip Efendi Antep’e geldikten sonra Antep’te bulunan Zülkadiriyye ve Mihaliye Medresleri’ne müderris olarak atanmıştır. Burada bir yandan müderrislik yaparken bir yandan da vakıflar idaresi ve Maarif (Eğitim ve Kültür Bakanlığı) Komisyonları’nda çalışmıştır. 1899 (H.1317) yılında Zülkadiriyye Medresesi’nin boş arsasına üç dükkân ve dükkânların üstüne de kütüphane ile Hafz-ı Kutub (kütüphane görevlisi odası) ve okuma salonu yaptırıp vakfetmiş, ayrıca 600 cilt kitap bağışlamıştır.

 

    Abdullah Edip Efendi 23 Ocak 1927 tarihinde kızının evine giderken Şehreküstü Mahallesi Müftüler Sokağı’nda kiralık bir katil tarafından nedeni bugün için de hala meçhul olan bir sebep ile şehid edilmiştir.